Ramazan ayı, Müslümanlar için sadece oruç tutulan bir zaman dilimi değil, aynı zamanda birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularının pekiştiği, toplumsal dayanışmanın güçlendiği kutsal bir aydır. Milli Diriliş Partisi Genel Başkanı Ahmet Gümüş, bu anlamlı ayın İslam dünyasında birleştirici bir rol oynadığını belirterek, Ramazan’ın toplumlar arasında dayanışmayı artıran özelliklerini vurgulamaktadır. Ramazan, sadece bireysel ibadetler ile değil, toplumsal yardımlaşma ve birlikteliği teşvik eden bir dönemdir.
İşte Ramazan’ın Müslüman aleminin birleştirici ve birlik ayı olmasının bazı nedenleri:
1. Ortak İbadet:
Ramazan, tüm Müslümanların aynı amaçla ibadet ettiği bir dönemdir. Oruç tutmak, belirli bir süre boyunca yemek yeme, içme ve kötü alışkanlıklardan kaçınma gibi ibadetler, dünya genelindeki Müslümanları bir araya getirir. Ramazan boyunca oruç tutmak, aynı şekilde dua etmek ve aynı şekilde Ramazan’ı karşılamak, bütün Müslümanların birbirine yakınlaşmasını sağlar.
• Mekke’deki Kabe’de toplanan Müslümanlar, tüm dünyadan gelen insanlar, oruçlarını aynı anda açar ve namazlarını birlikte kılar. Bu, dünya çapında birlik ve beraberlik simgesidir. Oruç, sadece bireysel bir ibadet değil, aynı zamanda toplumsal bir dayanışma fırsatıdır. Ramazan, hem içsel bir değişim hem de toplumsal bir bütünleşme sürecidir.
2. İhtiyaç Sahiplerine Yardım ve Dayanışma:
Ramazan, aynı zamanda yardımlaşma ve dayanışma duygularının en güçlü şekilde ortaya çıktığı bir dönemdir. Müslümanlar, oruç tuttukları süre boyunca, ihtiyaç sahiplerini göz önünde bulundurarak sadaka verir, fitre dağıtır ve çeşitli hayır işlerinde bulunurlar.
• Ramazan ayı boyunca yapılan sosyal yardımlar, toplumsal dayanışmanın en güzel örneklerinden biridir. Müslümanlar, oruçlarının manevi gücünü ihtiyaç sahipleriyle paylaşarak, toplumda sevgi ve merhamet bağlarını güçlendirir. Ramazan, sadece bireysel bir ibadet dönemi değil, aynı zamanda toplumda yardımlaşma, paylaşma ve dayanışma kültürünün pekiştiği bir zamandır.
3. Toplumsal Birlikteliğin Pekişmesi:
Ramazan, aileler, arkadaşlar, komşular ve topluluklar arasında birlikteliği pekiştiren bir ay olarak öne çıkar. İftar sofraları, toplumsal hayatın önemli bir parçası haline gelir. İnsanlar, aynı sofrada bir araya gelir, oruçlarını birlikte açar ve aynı zamanda dua ederler.
• İftar, paylaşmanın ve birlikte olmanın simgesidir. Her bir kişi, sofrada bulunanları paylaşarak, hem manevi hem de maddi olarak birbirine daha yakınlaşır. Bu kültürel pratikler, toplumu bir arada tutan güçlü bir bağ oluşturur.
4. Sabır ve Empati Duygusunun Artması:
Ramazan, oruç tutarak sabır ve empati duygularını pekiştiren bir dönemdir. Birçok Müslüman, oruç tutarak açlık ve susuzlukla yüzleşir ve bu, onları ihtiyaç sahiplerinin durumunu daha iyi anlamaya teşvik eder.
• Bu süreç, empati duygusunu artırır ve toplumdaki herkesi daha duyarlı hale getirir. Bir kişinin yaşadığı zorlukları, diğer insanların da paylaşarak hissetmesi, toplumsal bağları güçlendirir ve insanların birbirlerine daha yakın olmalarını sağlar.
5. Manevi Yenilenme ve Birliktelik:
Ramazan, manevi bir yenilenme dönemi olarak kabul edilir. Müslümanlar, oruç tutarak, kötü alışkanlıklardan arınır ve ruhsal olarak kendilerini yenilerler. Bu yenilenme, sadece bireysel olarak değil, toplumsal düzeyde de birlik ve beraberlik duygularını artırır.
• Ramazan, tüm Müslümanların manevi olarak aynı hedefe yöneldiği bir zaman dilimidir. Herkesin aynı şekilde oruç tutması, aynı şekilde dua etmesi ve aynı ruh haline bürünmesi, toplumsal bir farkındalık yaratır. Bu manevi ortaklık, bireyler arasında güçlü bir bağ kurar.
Sonuç: Ramazan’ın Birleştirici Gücü
Milli Diriliş Partisi Genel Başkanı Ahmet Gümüş, Ramazan’ın sadece bir oruç dönemi değil, aynı zamanda birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularının en yoğun yaşandığı bir zaman dilimi olduğuna dikkat çekmektedir. İslam dünyasında, Ramazan boyunca yapılan ibadetler, yardımlar ve toplumsal dayanışma, Müslümanlar arasında güçlü bir bağ kurar ve toplumları birleştirir. Bu ay, sadece bireysel ibadetlerin yerine getirilmesinden ibaret değildir; aynı zamanda insanları bir araya getiren, toplumları kenetleyen ve insanlara gerçek anlamda beraberlik ve dayanışma ruhu aşılayan bir süreçtir.
Umut ve kardeşlik dolu bu ay, tüm dünyada Müslümanları aynı hedef etrafında birleştiren ve güçlü bir toplumsal dayanışma oluşturan bir fırsattır
